GÜNCEL Haber Girişi : 05 Mart 2018 11:37

Kars’ın 3 Ç’si Biter mi?

Kars’ın 3 Ç’si Biter mi?
Kafkas Haber Ajansı Köşe Yazarı Muhammed Şamil Kafkasyalı’nın ‘Kars’ın 3 Ç’si (Çukuru, Çamuru, Çilesi) biter mi?’ başlıklı yazısı:

Kars’ın 3 Ç’si Biter mi?

Kafkas Haber Ajansı Köşe Yazarı Muhammed Şamil Kafkasyalı’nın ‘Kars’ın 3 Ç’si (Çukuru, Çamuru, Çilesi) biter mi?’ başlıklı yazısı:

Tarihi ve kültürü ile kadim ve güzel şehrimin nüfusu bundan elli sene önce 800 bin civarında olduğu kayıtlardan anlaşılıyor. Ekonomik, jeopolitik, demografik, mevsimsel, siyasi hatalar ve tercihler yüzünden şimdi nüfusun şehir merkezinde 80 bin civarına kadar düşmüş durumda.

Bir zamanlar Rusların gözdesi ve sonrası Cumhuriyetin ilk devleti Karsta;

Seksen senede nice valiler, iktidarlar, yerel yöneticiler, nesiller ve idareciler değişti ama değişmeyen bir şey var oda Kars’ın bol çukurlu, tozlu ve çamurlu yol ve kaldırımları.

Kars a geldiğimde manzara aynıydı şimdi de aynı. 35 sene geçti yine aynı.

Birçok medeniyete beşiklik yapmış şu güzelim şehirden,

Nice nice yönetimler geldi geçti.

Bazıları iyi kötü bir şeyler yaptılar ama yetmedi. Medar kurtuluş çare ve necat olmadı.

Nice nice taahhüt ve vaatlerde bulundular.

Nice ütopik hayaller sundular.

Nice UÇUK hedefler gösterdiler.

Nice bütçeler ve imkânlar ellerine geçti de

Kars’ı bir türlü çamur deryasından ve banyosundan kurtaramadılar.

Bozuk yollarını bir türlü düz edemediler.

Ayağımız çamurdan, kurumlarımız tozdan kurtulmadı.

Ne ödediğimiz çevre vergileri çare oldu,

Nede bizlere kurtarıcı olarak sunulan yöneticiler merhem oldu.

Nede süper lüks konutlar ve kentler karsın çamur deryası için kurtuluş oldu.

Nede yıllardır beklentilerimiz karşılık buldu.

Gelen yöneticiler bir türlü dikenler ve mayınlar hükmünde olan tozlu ve çamurlu yollarımızı güllere çeviremedi.

Karlı ve yağmurlu günlerde yollar ve kaldırımlar milletin kâbusu oldu.

Metrekareye onlarca çukurun düştüğü yollar ve içindeki su birikintileri milletin sinir uçlarının tahrik edildiği yerler oldu.

Evimizden takım elbiseli ve beyefendi çıktığımız nice çamurlu yollardan evimize rezil olarak döndük.

Şehrin çamurlu ve tozlu yollarına şehrin sahipsizliği ve bakımsızlığına kızdıkça dilimize nedense 19. yüz yılın meşhur beyiti olan ‘kışın soğuğu ayazı, yazın tozu dumanı diye başlayan dörtlüğü geldi.

Diğer şehirlerdeki modern temiz çağdaş ve medeni şehircilik anlayışını gördükten sonra şehrimizden nefret eder olduk.

Çevre düzenlemesi ve peyzaj ruhundan bi haber,

Modern ve çağdaş görünümden uzak,

Sosyal teneffüs sahalarından mahrum,

Ümitsizlik ve tükenmişliğin yüzlere çöktüğü kadim ve bahtsız şehrimi;

Tepemize kadar çıkan çamurlardan,

Yüzlerce çukurlar ile küçücük suni göllere dönüşen yollardan,

Sağdan soldan getirilip şehrin göbeğine dökülen kırmızı topraklardan,

Kedi ve köpekler ile şenlenen ve zamanında alınmadığı için kokuşan çöp konteynerlerden,

İçimize kadar işleyen tozdan,

Her tarafta abide gibi dikilen moloz ve yığınlardan,

Altında sakladığı su birikintilerini üzerine basınca üzerimize boca eden kaldırımlardan,

İmar katliamından,

Harap ve köhnemişlikten kurtaracak gözü pek, idealist, ileri görüşlü, cesur, memleket sevdalısı, çalışkan, gayretli, özverili yöneticilere nazırdır nazarımız.

Ülkemizden 100 sene geride olan Moritanya’nın başkentindeki bakımsızlığı, sahipsizliği, çöp dağlarını, bozuk yollarını ve görünce aklıma Kars geldi.

Yüz yıllardır süren Kars ın çamur çilesi acaba bir gün biter mi? O günleri görebilecek miyiz?

Kırk yıldır düzelmeyen çukurlu bozuk adam yutan çukurları bir gün düzelecek mi. Acaba o günleri görebilecek miyiz?
Yerel yönetimlerin başında Kars ın çehresini, kaderini ve makus talihini değiştirmeye namzet olacak kimseden pervası ve korkusu olmayan, gözü pek, millet sevdalısı, gücünü kuvvetini milleti için ülkesi şehri için harcayan, gecesi gündüzü olmayan memleket sevdalısı idareciler görebilecek miyiz?

Yüz sene önce medeniyet kuran ve hala şehrin en modern yüzü olan rus mimarisi ve şehirciliğini görünce yüz senedir bu şehri yönetenlere kızasım geliyor.

21.yüz yılın başında bizlere ortaçağ şehirciliğini yaşatanlara bağırasım geliyor.

100 senede yerel yönetimi öğrenemeyenlere çatasım geliyor.

Doğru tercihleri yapamayarak bizlere hak etmediğimiz bir yaşamı sunanlara hiddet edesim geliyor.

Aslında daha ağır ve galiz olan şeyleri söyleyesim geliyor da bu da kul hakkı ve bedduaya girer diye korkup sukut etmeyi tercih ediyorum.

Bu şehrin getirildiği acı durum ve şartlara kader demiyorum diyenlere da kızıyorum. Çünkü beceriksizliğin, tembelliğin, basiretsizliğin, ferasetsizliğin, yanlışların ve kusurların adına kader denilmesi akılsız ve ahmak insanların bir yanılgısı ve aldanmasıdır. Vesselam.

(UA-BA-S) GAZİ KARS (KHA) – KAFKAS HABER AJANSI

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.