KARS Haber Girişi : 25 Mayıs 2020 22:48

Etnopedagoji: Atabek Yurdu kitabı büyük ilgi görüyor

Etnopedagoji: Atabek Yurdu kitabı büyük ilgi görüyor
KAFKAS HABER AJANSI / BEDİR ALTUNOK Etnopedagoji: Atabek Yurdu kitabı büyük ilgi görüyor
Etnopedagoji: Atabek Yurdu kitabı büyük ilgi görüyor

Etnopedagoji: Atabek Yurdu kitabı büyük ilgi görüyor

KAFKAS HABER AJANSI / BEDİR ALTUNOK

Dr. İkram Çınar’ın kaleminden bu bölgede yaşayan "yerlilerin" geleneksel çocuk terbiyesi üzerine yazılmış bir kitap okuyuculardan büyük beğeni alıyor.

BÖLGEMİZDEKİ GELENEKSEL EĞİTİM İLE İLGİLİ YENİ BİR KİTAP YAYINLANDI. “ETNOPEDAGOJİ: ATABEK YURDU” ADINI TAŞIYOR.

Dr. İkram Çınar kitapla ilgili şunları söyledi:

“Atabek Yurdu denilen yer, Ahıska, Ardahan, Kars, Artvin, Bayburt ve kısmen Erzurum’u içine alan, Kuzeydoğu Anadolu Bölgesinin tarihteki adıdır. Bu bölgede Osmanlı idarî sisteminde Çıldır Eyaleti veya Ahıska Paşalığı vardı.

Bu bölge tarihinin öne çıkarılmasını bölgemizin büyük bilgini Prof. Dr. Fahrettin Kırzıoğlu’na borçluyuz. Bu bölge hakkında son zamanlarda araştırmalar yapan başta tarihçi, sosyolog ve eğitimcilerimiz olmak üzere birçok bilgin çalışmalar yapıyor, kitap ve makaleler yayınlıyor.

Atabek Yurdu adını anarak yayın yapanlardan biri de Kafkas Üniversitesi, Eğitim Fakültesinden eğitim bilimci Dr. İkram Çınar’dır. Bildiri ve makalelerinin dışında 2015 yılında Ahıska’yı merkeze alan “Atabek Yurdu: Jeokültürel Yaklaşım” adlı kitabını yayınlamıştı.

Dr. Çınar, yeni bir kitap daha yayınlamış. Kitabın adı “Etnopedagoji Atabek Yurdu”, adını taşıyor. Etnopedagoji, ülkemizde yeni bir bilim alanı ve bu kitabın da alanındaki ilk kitap olduğunu öğreniyoruz.

Bu bir eğitim kitabı. İnsanoğlu okullar yokken ve anababalar okuma yazma bilmezken de çocuklarını terbiye ediyorlardı. O eski zamanlarda da kişilikli, karakterli, şerefli, başkalarıyla iyi geçinmesini bilen, din ve ahlak sahibi, hayırlı evlatlar yetiştiriliyordu. Bu eğitim evlerde veriliyordu. Peki bu eğitimin amacı neydi, müfredatını hangi konular oluşturuyor, hangi yöntemler kullanılıyordu? Bu soruların cevabını yazar kitabında veriyor. Kitabı okuyunca birçok şeyin size tanıdık geleceğini düşünüyorum.

Kitap için ciddi bir emek harcanmış. Geniş bir alan araştırmasının ürünü. Yazar kitabını yazmak için yurtiçi ve yurtdışında bölgede geleneksel eğitim kültürünün izlerini sürmüş. Yazar bölgemizin bir çocuğu olmakla beraber kitabı masa başında değil, sahaya inip, derinliğine incelediği anlaşılıyor. Veri topladığı yerlere bakınca, Şavşat, Posof, Oltu, Narman, Olur gibi yerlerde köylere kadar gittiğini görüyoruz. Bölgenin eski merkezi olan ve trajik sürgünlerden sonra günümüzde de halen var olma mücadelesi veren Ahıska Türklerinin izini de sürmüş. Bu amaçla veri toplamak için Kazakistan, Kırgızistan, Azerbaycan ve Gürcistan’da incelemeler yapıp, bilgi ve belge toplamış.

Geniş bir kaynakçaya dayalı olan eserin salgın hastalık zamanına denk gelmesine rağmen kısa sürede ikinci baskısını yaptığını öğreniyoruz. Kitap, internet kitapçılarında satılıyor.

Kitaplar kendini arka kapağındaki yazı ile tanıtırlar. Bu kitabın arka kapak yazısı ise şöyle:

Etnopedagoji, ülkemiz için yeni bir konu alanıdır. Bu alan, bir toplumun kendi geleneğinden getirdiği deneyimle, ülküselleştirdiği insanı elde etmek için uyguladığı çocuk yetiştirme biçimi ve bunun bilgisi olarak anlaşılmalıdır. Yakın zamana kadar nüfusumuzun büyük bir kısmı okul görmediği gibi okuma-yazma da bilmezdi. Buna karşın insanlar çocuklarını kişilikli ve karakterli, bilge ruhlu, büyük toplumsal düzenler kurabilen, rasyonel bir toplumun üyesi olarak yetiştirebiliyordu. Toplumun insan felsefesi, çocuk algısı, dünyayı ve yaşamı kavrayışı kendine özgüydü ve toplum bunu kendi öğretim yöntemleri, eğitim gelenekleri ve müfredatı ile çocuklarına aktarabiliyordu. Bu aktarımı sağlayabilen bir toplumun yüzyıllarca kuşaktan kuşağa aktarılan sosyo-kültürel değerleri, toplumun sözlü hazinesidir; masallar, destanlar, halk hikâyeleri, atasözleri ve deyimler, bilmeceler, mitoloji, gelenek ve görenekler vs. Toplum, bilgisini şimdiki zamana göre güncelleyerek bunu bugün de sürdürmektedir. Ortada muazzam büyüklükte empirik bilgi birikimi bulunmaktadır.

Bu kitapta bir yandan etnopedagoji konusunun kuramsal temelleri ortaya konulurken bir yandan da Kuzeydoğu Anadolu Yerlileri (Atabekliler) özelinde alan araştırması yapılarak onların etnopedagojisi incelenmeye çalışılmıştır.

Etnopedagoji, bir toplumu tanımaya ve onun yetiştirmeyi hedeflediği ideal insan modelini incelemeye yardım eder. Bu kitabı öncelikle millî eğitim kavramının içeriğini doldurmaya çalışanların, eğitimdeki yalpalayış ve arayışlarda yöntem arayanların ve eğitim araştırmalarında kök değerlerin yeniden nasıl yorumlanabileceğini düşünen araştırmacıların okuması gerektiği kanısındayız.”

Kitabın künyesi:

İkram Çınar, Etnopedagoji: Atabek Yurdu. Pegem Yayınevi, Ankara. 208 sayfa.

Kitabı internet kitap satıcılarının hepsinde bulabilir ve sipariş verebilirsiniz.

(BA-BA-S) GAZİ KARS (KHA) / KAFKAS HABER AJANSI / BEDİR ALTUNOK

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.
  • Oğuzhan 30 Mayıs 2020 11:51

    Sumerlerden itibaren başladığı dusunulen ilk detaylı yazı örneği ile görülen kültür paylaşımı sonraki dönemlerde de özellikle Anadolu antik medeniyetleri ile çok farklı uygulamalara ve eğitim çalışmalarına sahne olmuştur. Bu zenginliğin çok yönlü olarak degerlendirilmesi ve şuan ulkemizde yapılan çalışmaların iliskilemdirilmesi ve yapılacaklar konusunda bir araya gelinmesi mühim